Eski fotoğraflara baktığımda,
şimdilerde yüksek binalar ile çevrili arazilerin boşluğunu çok
yadırgıyorum. Sürekli kalabalıklaşan bu şehrin yüzü her yıl değişiyor.
Şimdilerde denizin yanından
geçmek istemediğimiz semtlerde, eskiden yazlıklar varmış. Koşarak
kaçtığımız İstanbul’un farklı semtlerinde yazlık ve kışlık evlerde
geçermiş hayatlar. Şehir büyüdükçe ve yakın şehirlerle sınırlar
birleştikçe kirlenmiş. Kirlendikçe de büyümüş. Hava ve gürültü
kirliliğinden kaçıyoruz. Tatil yapmak için kısa süreli göçler yaşıyoruz.
Kuralları da değişmiş
İstanbul’un. Yalnız yürünemeyecek saatler var artık. İnsanların başına
bir iş geldiğinde, olana üzülmek yerine “Ne işi vardı orada o saatte?”
diyerek yargılama yapılıyor.
Eski zamanı anlatan
romanlarda ve resimlerde görülen şehir İstanbul değil sanki. Bilenler
bilir, Kadıköy’de bir Bahariye Caddesi vardır. Annemin gençlik
fotoğraflarında burayı ilk gördüğümde tanıyamamıştım. Sağı ve solu boş
olan o büyük yokuşta şu an adım atmaya yer yok. Bunu gibi kim bilir kaç
örnek…
Ve deniz… İstanbul halkının
içini acıtan en önemli unsurdur kirli deniz. Pek güzel sayfiye yerleri
olan Prens Adalarında da denize girilemiyor artık. İnsanlar yerine
kirliliğin ürettiği deniz anaları keyif yapmakta. Kendi kendimize
kirletip tükettik.
Sokakları denize çıkan semtlerin naif taraflarını özlemekteyiz.
Postagens populares
-
Kendimi boşluğa bırakmam gerekse, ardımda beni tutacak birinin bulunduğu hissettiğim anlar hayatımın en lezzetli dakikaları oluyor....
-
Çocukluğunu 90’lı yılların başında yaşamış olanlar için çok özel günlerdi ilkokul yılları. Her şeyin kolayca elde edilebil...
-
Bahsettiğim Pazar, semt pazarı değil tabii ki. Son tatil günü. Ertesi günün pazartesi olduğunu belirten, tatil olmasına rağmen insanın...
-
Ocak ayının ilk günlerinde aldığım bir mailde Biscolata'nın bana bir sürpriz yapmak istediğini öğrendim. Adres paylaşımı vs derke...
-
Sanıyorum ki birçok kişi bu aralar "Nasıl bir ülkede yaşıyoruz?" sorusunu soruyordur kendi kendine. Kafalarımızın içi ne ara bu k...
-
Çocukluğunu 90’lı yılların başında yaşamış olanlar için çok özel günlerdi ilkokul yılları. Her şeyin kolayca elde edilebildiği yıllar...
-
Şu yaz sıcaklarında, henüz üniversiteler de tatildeyken boş vakitlerde yapılabilecek en mantıklı şey televizyon izlemek. ...
-
Akşamları, vaktini televizyon izleyerek geçirenlerin elbet gözüne çarpmıştır “Şanslı Masa” adlı program. İzlediğimde zaman zaman gülsem de,...
-
Olumlu veya olumsuz, anlamları uzun uzun tartışılabilecek bir konudur sabır. Dünya halkı sabırsız artık. Hem tah...
-
Tam da 4. yılımızı kutlamak için planlar yaptığımız günlerde gözüme eskiden yazdığım bir yazı çarptı. Değişen tek şey geçen zaman olmuş, ne...
Seguidores
1 Mayıs 2012 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)